Tevbe Suresi 5. Ayet
Fe izânselehal eşhurul hurumu faktulûl muşrikîne haysu vecedtumûhum ve huzûhum vahsurûhum vak'udû lehum kulle marsad (marsadin), fe in tâbû ve ekâmûs salâte ve âtûz zekâte fe hallû sebîlehum, innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).
Haram aylar çıkınca bu Allah’a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerine oturup onları gözetleyin. Eğer tövbe ederler, namazı kılıp zekâtı da verirlerse, kendilerini serbest bırakın. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Bu yazıyı burada noktalasam "riks budur" diye felsefe sınavında kağıt veren öğrenci gibi davranmış olur muyum bilemedim ama madem başladık devam edelim.
" sunni inancına saygı göster lan allahsız"
Efendim bizim toprakların inanca saygı retoriğinden anlamamız gereken tek şey " sunni inancına saygı göster lan allahsız" temasıdır. Yoksa inananların biz inanmayanlara saygı gösterme gibi bir dertleri asla olmamıştır. Gelin bunları yaşanmış ya da ajite örneklerle pekiştirelim.
Pekiştirme
Önce ajitasyon; varsayalım ki çok param var ve kafayı da kırdım inceden; türküyenin çeşitli yerlerine 80.000 adet bina diktim, bu binalara muazzam ses sistemi kurdum ve günde 5 kez hoparlörden "allah yok " anonsu yaptırıyorum. Şimdi sizce bu yaptığım şey inanca saygısızlık mı? Cevabınız evetse bunun 80.000 camiden günde 5 kez ezan okunmasından farkı nedir? Ezanın toplumun büyük kısmının ortak inanç değerinin bir sembolü olması mı? Yani inanca saygı aslında çoğunluğun inancına mı saygı?
Ajitasyona devam; " abi adamlar islamdan önce peynirden tanrı yapıp ona tapıyorlarmış bildiğin gerzeklik bu" ya da "hindistanda öküze tapıyorlar, abi bildiğin öküz lan? ". E sen de bilinmezliğine tapıyorsun? Sırf sen inanıyorsun diye hiç görmediğin bir tanrıya tapmak peynire tapmaktan neden daha az gülünç olsun?
" biz oruçluyken sen neden yemek yiyorsun lan göt?"
Yaşanmışlıklar; sene 1999; marmara üniversitesinde öğrenciyim, "müslüman gençlik" adlı siyasi gençlik hareketi üniversitelerde türbanın serbest bırakılması için eylem çağrısı yaptı. O zamanlar gerizekalı bir özgürlükçü olduğum için eyleme katıldım. İnsanlar dini inançları gereği eğitim hakkında mahrum bırakılamaz diye pankartlar taşıdım, ellerim kırılaydı. Bu eylemden sadece 1-2 ay sonra ramazan ayında yemekhanede oruçsuz halimle yemek yediğim için satırlı / döner bıçaklı saldırıya uğradım.
Bu aşağıdaki link bizim göztepe kampüsündeki olaydan bir gün sonrasına ait, bu kez yer haydarpaşa kampüsü, konu aynı " biz oruçluyken sen neden yemek yiyorsun lan göt?"
http://www.porttakal.com/ahaber-universitedeki-oruc-gerginligi-catismaya-donustu-8-yarali-208280.html
Bu örnekten anlıyoruzki özgürlük denince akla türbana özgürlük geliyor, oruç tutmama özgürlüğü söz konusu dahi değil.
Hadi biz allahsız kitapsız insanlarız, haram aylar çıkınca katlimiz farz. Aynı dine inanan alevilere gösterilen olağanüstü hoşgörü ortamına ne diyeceksiniz?
http://geleceginicin.com/alevi-ogrenci-olmanin-bedeli-dayak-dayagin-bedeli-ise-4-400-tl/
Başka örnekler de var elbet; en çok yaşananı şu; " abicim zaten hava sıcak; 16 saat aç, susuz ve cigarasız kalıyorum, pezevenk karşımda fosur fosur sigara içiyor, kaptım haydarı indirim kafasına "
http://www.airporthaber.com/aktuel-haberler/niye-oruc-tutmuyorsun-dayagi-26728h.html
Çünkü o sunni bir müslüman, o oruç tuttuğu zaman bütün lokantalar kapalı olmalı, o oruçluyken sokakta sigara içilmez su içilmez yemek yenmez, çünkü onun nefsine ve inancına hakaret bu hareketler. Oruç fakiri anlamak için tutulur benim bildiğim kadarı ile, fakir ve aç bir adam gidip zengin mi dövüyor? Ayrıca nefsine hakim olmak değilmidir, iyi insan olmak değilmidir orucu kuru açlıktan ayıran şey?
Hadi ajitasyona devam; babam şeker hastası; günde 7-8 öğün yemesi gerekiyor. Velevki adam ramazan günü sokakta haşır huşur elma yedi. Dayak garanti mi? Aman elma yemeyeyim şeker komasına gireyim yeterki inanca saygısızlık etmeyeyim mi demesi lazım?
" sunni deyılsin "
Örnekler konusunda hamdolsun sıkıntımız yok bu topraklarda; sunni müslümanların 1 avuç caferiye tahammülsüzlüğüne bakalım mı? Caminin adına dikkat edin, peygamberin adını taşıyor lakin sunniler camiyi yakmış? Neden, gayet basit " sunni deyılsin "
http://www.milliyet.com.tr/caferi-camisine-ikinci-saldiri-gundem-1909379/
Maraşa, sivasa, çoruma girmiyorum. Oruçlu olduğu için, namaz kıldığı için, sadece sunni olduğu için dövülen / yakılan / öldürülen bir tane adam gösteremezsiniz, ama ben bunun tersini size günlerce anlatırım.
Görünen köy kılavuz istemez; sunni islamın tek derdi kendi yaşam biçimini herkese kabül ettirmekten öte birşey değildir, kimseye de saygı falan göstermez. İslam neden bir yaşam biçimi dayatır bunu aşağıda göreceğiz.
Bu fasılayı kapatırken son söz olarak; saygının karşılıklı olduğu zaman anlamlı olduğu, karşı taraf size saygı duymuyorsa ve yaşam biçiminize tahammül edemiyorsa bu noktada yapılacak şey islamla olan bütün ilişkinizi kesmek ve onun tüm değerlerini reddetmek olduğunu bilmemiz gerektiğidir.
İnanca Saygı = Dipsiz Kuyu
Gelelim islamın neden bir hayat biçimi zorluyor olduğu gerçeğini açıklamaya.
İman temennni ve süs değil, kalbe yerleşmiş ve yapıp edilenlerle doğrulanmış olandır. ( Hadis )
Yani şair burda diyorki; imanlı olmak için inanmak yetmez onun emirlerine göre yaşayacaksın, eee elbette öyle tabi, kim bunun aksini iddia edebilirki?
İşte sorun burda başlıyor, islam pek çok dinin aksine ve iddia edildiği gibi sadece allahla kul arasındaki ilişkiler silsilesi değildir, islam dini ve onun kuralları bütün bir toplumsal hayatı biçimlendirir. Neyi yiyip neyi yememeniz gerektiğinden kıyafetleriniz, miras hukukundan kadın erken ilişkilerine kadar geniş bir yelpazede size hayat biçimini dayatır.
Nur Suresi 31. Ayet
İnanan kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar ve açığa çıkanlardan, görünenlerden başka ziynetlerini göstermesinler ve örtülerini, göğüslerini örtecek bir tarzda omuzlarından aşağıya doğru salsınlar; kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babasından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut Müslüman kadınlardan, yahut kendi malları olan kölelerden, yahut erkeklikten kesilmiş veya kudreti olmayan erkek hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların gizli hallerine vâkıf olmayan erkek çocuklardan başka erkeklere ziynetlerini göstermesinler; gizledikleri ziynetler, bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar ve tövbe edin hepiniz Allah'a ey inananlar da kurtulun, erin murâdınıza.
Göründüğü gibi örtünme adına ne derseniz diyin allahın emridir ve iman eden kadınlar örtünmek zorundadır. Bizde inanca saygı gereği iman eden kadınların türbanları ile kamuda çalışmalarına izin verdik yakın zamanda ( büyük hata !!!! ).
Hadi nur suresi 31. ayet allahın emri peki nisa suresi 34. ayet allahın emri değilmi?
Nisa Suresi 34. Ayet
Erkekler, kadınlardan üstündür, çünkü Allah onları bir çok şeylerde kadınlardan üstün etmiştir, çünkü onlar, kadınları, mallarıyla geçindirirler, doyururlar; iyi kadınlar da itaatli olurlar ve Allah, onların hakkını nasıl korumuşsa onlar da, kocaları yanlarında olmasa bile, iffetlerini korurlar. Kadınlarınızın serkeşliğinden korkunca onlara öğüt verin, onları yatakta yalnız bırakın, dövün onları. Fakat itaat ettikleri takdîrde de aleyhlerine bir sebep araştırmayın, şüphe yok ki Allah çok yüce ve büyüktür.
İnanca saygı dedik, ayette yazıyor dedik türbanlı kadına kamuda çalışması için izin veren kanunu çıkardık. Pekiiiii; ben hanımımı dövdüm diyelim, sonra mahkemeye çıktım savunmamda da bu ayeti gösterdim ve inancım gereği yaptığımı söyledim. Medeni hukukla çelişmiyor mu bu iş? Bal gibi çeliişiyor, peki madem eşitlik istiyorsun pezevenk adam nur suresine gelince inanca saygı nisa suresine gelince neden meeeee? ( kıt kıt & meeeee metaforu )
Dur lan dur daha, daha nisa 11 var, miras hukukunu da esnetip inanca saygılı bir hale getireceğiz;
Nisa Suresi 11. Ayet
Allah, evlâdınız hakkında size şunu tavsiye eder: Erkeğin payı, iki kızın payı kadardır. Kızlar, ikiden fazlaysa terekenin üçte ikisi onlarındır, kız bir taneyse yarısı onun. Bir çocuğu varsa anayla babanın her birine, terekenin altıda biri kalır. Çocuğu yok da anasıyla babası mîrasçı olursa üçte biri ananındır. Kardeşleri varsa bıraktığı maldan, vasiyeti yerine getirildikten ve borcu ödendikten sonra kalanın altıda biri anaya aittir. Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi, size daha faydalıdır, bilemezsiniz. Bu, Allah'tan farzdır. Şüphe yok ki Allah her şeyi bilir, hikmet sahibidir.
Ben kızıma oğlumun yarısı kadar miras bıraktım, kızım da mahkemeye verdi. Benim oğlan çakal tabi, çıkarıp masasın üstüne şraaaak diye koydu ( ayeti ). Hakim bey inancımız gereği merhum pederimiz bize bu şekilde miras bıraktı. Allahın dediği olur, egemenlik onundur; dedi. Eh mecbur hukukta bu esnekliği sağlayacağız çümkü nisa suresi de tıpkı nur suresi gibi allahın emri, nur suresinde hukuku inanca saygı noktasında evet kimse kusura bakmasın esnettik, o zaman burada da yapacağız.
Sevgili kırşehirliler, gördüğünüz gibi islamda sınır yada son diye birşey yok, that is why we have modern and medeni hukuk. İnanca bir kez saygılı oldunuz mu inancın diğer değerlerine de saygılı ve esnek olmanız lazım. Biz bu nedenle götümüzü yırtıyoruz laiklik bu toprakların en yakıcı sorunudur diye.
Gerçek islam bu değil yhaaaaa
En sevdiğim konu :)
Ne zaman islamla alakalı olumsuz bir örnek teşkil etse hemen yanıt gelir " gerçek islam bu değil yhaa, asrı saadet zamanında bu işler böyle değildi ". Yok yaw, nasıldı peki? Valla ben merak ettim araştırdım; alın size boru gibi gerçekler;
Hadi gündemle başlayalım; efendim IŞID kentlerde yağma yapıyor, yağma islamda yok;
Enfal 41
Ve iyice bilin ki ganîmet olarak elde ettiğiniz şeyin mutlaka beşte biri Allah'ın ve Peygamberin ve yakınların ve yetimlerin ve yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Allah'a inanmışsanız ve hak ile bâtılın ayrıldığı, yâni iki ordunun birbiriyle buluştuğu gün kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz ve Allah'ın her şeye gücü yeter.
Muhammed savaş ganimeti hakkı verilen ( ? ) tek peygamberdir, yakınlarına bu payı nasıl dağıtmış peki? Belliki orda bazı itirazlar olmuş ve hemen şak diye başka bir ayet gelmiş;
Haşr 6
"Ey inananlar! Onların mallarından, Allah'ın Peygamberi'ne verdiği şeyler için siz ne at ve ne de deve sürdünüz; fakat Allah Peygamberlerine, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. .."
Olay şu; ganimetten az pay alan biri itiraz ediyor, sonra bu kapak gibi ayet iniyor, iş çözülüyor.
Demekki IŞID yağma hakkını kurandan alıyor, that is the gerçek islam bro?
E ama IŞID savaş ganimeti olarak kadınları da alacağını söylüyor, hatta Fatih Tezcan ne demişti " o gün geldiğinde kadın çığlıkları saracak her yeri" o gün dediği tevbe 5'de bahsedilen haram ayların çıktığı gün. Ama lakin kadınlar savaş ganimetidir, bu sünnettir.
Konu : Resulullah (sav)`ın Zevceleri
Ravi : Enes
Hadis : Resulullah (sav) Hayber`e geldi. Allah kaleyi fethetmeyi müyesser kılınca, kendisine Safiyye Bintu Huyey İbni Ahtab`ın güzelliğinden bahsedildi. Safiyye`nin kocası savaş sırasında öldürülmüştü. Kadın daha yeni evlenmişti. Aleyhissalatu vesselam, ganimetten pay olarak kendisine onu seçti. Oradan Safiyye ile birlikte çıktılar. Revha nam mevkiye geldiler. Aleyhissalatu vesselam orada gerdek yaptı. Sonra küçük bir yaygı içerisinde has (denen hurma, yağ ve keş`ten mamul bir yemek) hazırladı. Sonra bana: "Etrafındakileri çağır!" buyurdu. Bu, Resulullah (sav)`ın Safıyye için verdiği düğün yemeği idi. Sonra oradan Medine`ye hareket ettik. Resulullah (sav) Safiyye için, bineğinin terkisine bir örtü seriyordu. Sonra devesinin yanıda çömelip dizini dayadı. Safiyye (ra), dizine basarak deveye bindi.HadisNo : 5617
Peygamber, savaşta kadınların ve çocukların öldürülmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi (Buhari, Cihad/146; Ebu Davud 113)
Hadis gayet net, savaşta kocası ölmüş kadını kendine ganimet alabilirsin, dişini misvak denilen odun parçasıyla temizlemek sünnet de bu değil mi? Where is the inanca saygı? IŞID islamın şartlarını yerine getirmiş işte?
Fe izânselehal eşhurul hurumu faktulûl muşrikîne haysu vecedtumûhum ve huzûhum vahsurûhum vak'udû lehum kulle marsad (marsadin), fe in tâbû ve ekâmûs salâte ve âtûz zekâte fe hallû sebîlehum, innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).
Haram aylar çıkınca bu Allah’a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerine oturup onları gözetleyin. Eğer tövbe ederler, namazı kılıp zekâtı da verirlerse, kendilerini serbest bırakın. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Bu yazıyı burada noktalasam "riks budur" diye felsefe sınavında kağıt veren öğrenci gibi davranmış olur muyum bilemedim ama madem başladık devam edelim.
" sunni inancına saygı göster lan allahsız"
Efendim bizim toprakların inanca saygı retoriğinden anlamamız gereken tek şey " sunni inancına saygı göster lan allahsız" temasıdır. Yoksa inananların biz inanmayanlara saygı gösterme gibi bir dertleri asla olmamıştır. Gelin bunları yaşanmış ya da ajite örneklerle pekiştirelim.
Pekiştirme
Önce ajitasyon; varsayalım ki çok param var ve kafayı da kırdım inceden; türküyenin çeşitli yerlerine 80.000 adet bina diktim, bu binalara muazzam ses sistemi kurdum ve günde 5 kez hoparlörden "allah yok " anonsu yaptırıyorum. Şimdi sizce bu yaptığım şey inanca saygısızlık mı? Cevabınız evetse bunun 80.000 camiden günde 5 kez ezan okunmasından farkı nedir? Ezanın toplumun büyük kısmının ortak inanç değerinin bir sembolü olması mı? Yani inanca saygı aslında çoğunluğun inancına mı saygı?
Ajitasyona devam; " abi adamlar islamdan önce peynirden tanrı yapıp ona tapıyorlarmış bildiğin gerzeklik bu" ya da "hindistanda öküze tapıyorlar, abi bildiğin öküz lan? ". E sen de bilinmezliğine tapıyorsun? Sırf sen inanıyorsun diye hiç görmediğin bir tanrıya tapmak peynire tapmaktan neden daha az gülünç olsun?
" biz oruçluyken sen neden yemek yiyorsun lan göt?"
Yaşanmışlıklar; sene 1999; marmara üniversitesinde öğrenciyim, "müslüman gençlik" adlı siyasi gençlik hareketi üniversitelerde türbanın serbest bırakılması için eylem çağrısı yaptı. O zamanlar gerizekalı bir özgürlükçü olduğum için eyleme katıldım. İnsanlar dini inançları gereği eğitim hakkında mahrum bırakılamaz diye pankartlar taşıdım, ellerim kırılaydı. Bu eylemden sadece 1-2 ay sonra ramazan ayında yemekhanede oruçsuz halimle yemek yediğim için satırlı / döner bıçaklı saldırıya uğradım.
Bu aşağıdaki link bizim göztepe kampüsündeki olaydan bir gün sonrasına ait, bu kez yer haydarpaşa kampüsü, konu aynı " biz oruçluyken sen neden yemek yiyorsun lan göt?"
http://www.porttakal.com/ahaber-universitedeki-oruc-gerginligi-catismaya-donustu-8-yarali-208280.html
Bu örnekten anlıyoruzki özgürlük denince akla türbana özgürlük geliyor, oruç tutmama özgürlüğü söz konusu dahi değil.
Hadi biz allahsız kitapsız insanlarız, haram aylar çıkınca katlimiz farz. Aynı dine inanan alevilere gösterilen olağanüstü hoşgörü ortamına ne diyeceksiniz?
http://geleceginicin.com/alevi-ogrenci-olmanin-bedeli-dayak-dayagin-bedeli-ise-4-400-tl/
Başka örnekler de var elbet; en çok yaşananı şu; " abicim zaten hava sıcak; 16 saat aç, susuz ve cigarasız kalıyorum, pezevenk karşımda fosur fosur sigara içiyor, kaptım haydarı indirim kafasına "
http://www.airporthaber.com/aktuel-haberler/niye-oruc-tutmuyorsun-dayagi-26728h.html
Çünkü o sunni bir müslüman, o oruç tuttuğu zaman bütün lokantalar kapalı olmalı, o oruçluyken sokakta sigara içilmez su içilmez yemek yenmez, çünkü onun nefsine ve inancına hakaret bu hareketler. Oruç fakiri anlamak için tutulur benim bildiğim kadarı ile, fakir ve aç bir adam gidip zengin mi dövüyor? Ayrıca nefsine hakim olmak değilmidir, iyi insan olmak değilmidir orucu kuru açlıktan ayıran şey?
Hadi ajitasyona devam; babam şeker hastası; günde 7-8 öğün yemesi gerekiyor. Velevki adam ramazan günü sokakta haşır huşur elma yedi. Dayak garanti mi? Aman elma yemeyeyim şeker komasına gireyim yeterki inanca saygısızlık etmeyeyim mi demesi lazım?
" sunni deyılsin "
Örnekler konusunda hamdolsun sıkıntımız yok bu topraklarda; sunni müslümanların 1 avuç caferiye tahammülsüzlüğüne bakalım mı? Caminin adına dikkat edin, peygamberin adını taşıyor lakin sunniler camiyi yakmış? Neden, gayet basit " sunni deyılsin "
http://www.milliyet.com.tr/caferi-camisine-ikinci-saldiri-gundem-1909379/
Maraşa, sivasa, çoruma girmiyorum. Oruçlu olduğu için, namaz kıldığı için, sadece sunni olduğu için dövülen / yakılan / öldürülen bir tane adam gösteremezsiniz, ama ben bunun tersini size günlerce anlatırım.
Görünen köy kılavuz istemez; sunni islamın tek derdi kendi yaşam biçimini herkese kabül ettirmekten öte birşey değildir, kimseye de saygı falan göstermez. İslam neden bir yaşam biçimi dayatır bunu aşağıda göreceğiz.
Bu fasılayı kapatırken son söz olarak; saygının karşılıklı olduğu zaman anlamlı olduğu, karşı taraf size saygı duymuyorsa ve yaşam biçiminize tahammül edemiyorsa bu noktada yapılacak şey islamla olan bütün ilişkinizi kesmek ve onun tüm değerlerini reddetmek olduğunu bilmemiz gerektiğidir.
İnanca Saygı = Dipsiz Kuyu
Gelelim islamın neden bir hayat biçimi zorluyor olduğu gerçeğini açıklamaya.
İman temennni ve süs değil, kalbe yerleşmiş ve yapıp edilenlerle doğrulanmış olandır. ( Hadis )
Yani şair burda diyorki; imanlı olmak için inanmak yetmez onun emirlerine göre yaşayacaksın, eee elbette öyle tabi, kim bunun aksini iddia edebilirki?
İşte sorun burda başlıyor, islam pek çok dinin aksine ve iddia edildiği gibi sadece allahla kul arasındaki ilişkiler silsilesi değildir, islam dini ve onun kuralları bütün bir toplumsal hayatı biçimlendirir. Neyi yiyip neyi yememeniz gerektiğinden kıyafetleriniz, miras hukukundan kadın erken ilişkilerine kadar geniş bir yelpazede size hayat biçimini dayatır.
Nur Suresi 31. Ayet
İnanan kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar ve açığa çıkanlardan, görünenlerden başka ziynetlerini göstermesinler ve örtülerini, göğüslerini örtecek bir tarzda omuzlarından aşağıya doğru salsınlar; kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babasından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut Müslüman kadınlardan, yahut kendi malları olan kölelerden, yahut erkeklikten kesilmiş veya kudreti olmayan erkek hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların gizli hallerine vâkıf olmayan erkek çocuklardan başka erkeklere ziynetlerini göstermesinler; gizledikleri ziynetler, bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar ve tövbe edin hepiniz Allah'a ey inananlar da kurtulun, erin murâdınıza.
Göründüğü gibi örtünme adına ne derseniz diyin allahın emridir ve iman eden kadınlar örtünmek zorundadır. Bizde inanca saygı gereği iman eden kadınların türbanları ile kamuda çalışmalarına izin verdik yakın zamanda ( büyük hata !!!! ).
Hadi nur suresi 31. ayet allahın emri peki nisa suresi 34. ayet allahın emri değilmi?
Nisa Suresi 34. Ayet
Erkekler, kadınlardan üstündür, çünkü Allah onları bir çok şeylerde kadınlardan üstün etmiştir, çünkü onlar, kadınları, mallarıyla geçindirirler, doyururlar; iyi kadınlar da itaatli olurlar ve Allah, onların hakkını nasıl korumuşsa onlar da, kocaları yanlarında olmasa bile, iffetlerini korurlar. Kadınlarınızın serkeşliğinden korkunca onlara öğüt verin, onları yatakta yalnız bırakın, dövün onları. Fakat itaat ettikleri takdîrde de aleyhlerine bir sebep araştırmayın, şüphe yok ki Allah çok yüce ve büyüktür.
İnanca saygı dedik, ayette yazıyor dedik türbanlı kadına kamuda çalışması için izin veren kanunu çıkardık. Pekiiiii; ben hanımımı dövdüm diyelim, sonra mahkemeye çıktım savunmamda da bu ayeti gösterdim ve inancım gereği yaptığımı söyledim. Medeni hukukla çelişmiyor mu bu iş? Bal gibi çeliişiyor, peki madem eşitlik istiyorsun pezevenk adam nur suresine gelince inanca saygı nisa suresine gelince neden meeeee? ( kıt kıt & meeeee metaforu )
Dur lan dur daha, daha nisa 11 var, miras hukukunu da esnetip inanca saygılı bir hale getireceğiz;
Nisa Suresi 11. Ayet
Allah, evlâdınız hakkında size şunu tavsiye eder: Erkeğin payı, iki kızın payı kadardır. Kızlar, ikiden fazlaysa terekenin üçte ikisi onlarındır, kız bir taneyse yarısı onun. Bir çocuğu varsa anayla babanın her birine, terekenin altıda biri kalır. Çocuğu yok da anasıyla babası mîrasçı olursa üçte biri ananındır. Kardeşleri varsa bıraktığı maldan, vasiyeti yerine getirildikten ve borcu ödendikten sonra kalanın altıda biri anaya aittir. Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi, size daha faydalıdır, bilemezsiniz. Bu, Allah'tan farzdır. Şüphe yok ki Allah her şeyi bilir, hikmet sahibidir.
Ben kızıma oğlumun yarısı kadar miras bıraktım, kızım da mahkemeye verdi. Benim oğlan çakal tabi, çıkarıp masasın üstüne şraaaak diye koydu ( ayeti ). Hakim bey inancımız gereği merhum pederimiz bize bu şekilde miras bıraktı. Allahın dediği olur, egemenlik onundur; dedi. Eh mecbur hukukta bu esnekliği sağlayacağız çümkü nisa suresi de tıpkı nur suresi gibi allahın emri, nur suresinde hukuku inanca saygı noktasında evet kimse kusura bakmasın esnettik, o zaman burada da yapacağız.
Sevgili kırşehirliler, gördüğünüz gibi islamda sınır yada son diye birşey yok, that is why we have modern and medeni hukuk. İnanca bir kez saygılı oldunuz mu inancın diğer değerlerine de saygılı ve esnek olmanız lazım. Biz bu nedenle götümüzü yırtıyoruz laiklik bu toprakların en yakıcı sorunudur diye.
Gerçek islam bu değil yhaaaaa
En sevdiğim konu :)
Ne zaman islamla alakalı olumsuz bir örnek teşkil etse hemen yanıt gelir " gerçek islam bu değil yhaa, asrı saadet zamanında bu işler böyle değildi ". Yok yaw, nasıldı peki? Valla ben merak ettim araştırdım; alın size boru gibi gerçekler;
Hadi gündemle başlayalım; efendim IŞID kentlerde yağma yapıyor, yağma islamda yok;
Enfal 41
Ve iyice bilin ki ganîmet olarak elde ettiğiniz şeyin mutlaka beşte biri Allah'ın ve Peygamberin ve yakınların ve yetimlerin ve yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Allah'a inanmışsanız ve hak ile bâtılın ayrıldığı, yâni iki ordunun birbiriyle buluştuğu gün kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz ve Allah'ın her şeye gücü yeter.
Muhammed savaş ganimeti hakkı verilen ( ? ) tek peygamberdir, yakınlarına bu payı nasıl dağıtmış peki? Belliki orda bazı itirazlar olmuş ve hemen şak diye başka bir ayet gelmiş;
Haşr 6
"Ey inananlar! Onların mallarından, Allah'ın Peygamberi'ne verdiği şeyler için siz ne at ve ne de deve sürdünüz; fakat Allah Peygamberlerine, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. .."
Olay şu; ganimetten az pay alan biri itiraz ediyor, sonra bu kapak gibi ayet iniyor, iş çözülüyor.
Demekki IŞID yağma hakkını kurandan alıyor, that is the gerçek islam bro?
E ama IŞID savaş ganimeti olarak kadınları da alacağını söylüyor, hatta Fatih Tezcan ne demişti " o gün geldiğinde kadın çığlıkları saracak her yeri" o gün dediği tevbe 5'de bahsedilen haram ayların çıktığı gün. Ama lakin kadınlar savaş ganimetidir, bu sünnettir.
Konu : Resulullah (sav)`ın Zevceleri
Ravi : Enes
Hadis : Resulullah (sav) Hayber`e geldi. Allah kaleyi fethetmeyi müyesser kılınca, kendisine Safiyye Bintu Huyey İbni Ahtab`ın güzelliğinden bahsedildi. Safiyye`nin kocası savaş sırasında öldürülmüştü. Kadın daha yeni evlenmişti. Aleyhissalatu vesselam, ganimetten pay olarak kendisine onu seçti. Oradan Safiyye ile birlikte çıktılar. Revha nam mevkiye geldiler. Aleyhissalatu vesselam orada gerdek yaptı. Sonra küçük bir yaygı içerisinde has (denen hurma, yağ ve keş`ten mamul bir yemek) hazırladı. Sonra bana: "Etrafındakileri çağır!" buyurdu. Bu, Resulullah (sav)`ın Safıyye için verdiği düğün yemeği idi. Sonra oradan Medine`ye hareket ettik. Resulullah (sav) Safiyye için, bineğinin terkisine bir örtü seriyordu. Sonra devesinin yanıda çömelip dizini dayadı. Safiyye (ra), dizine basarak deveye bindi.HadisNo : 5617
Peygamber, savaşta kadınların ve çocukların öldürülmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi (Buhari, Cihad/146; Ebu Davud 113)
Hadis gayet net, savaşta kocası ölmüş kadını kendine ganimet alabilirsin, dişini misvak denilen odun parçasıyla temizlemek sünnet de bu değil mi? Where is the inanca saygı? IŞID islamın şartlarını yerine getirmiş işte?
"Anadolu islamı arap islamı gibi değil abi, bir başka güzel. Mesela bizim türkmenlerde çocuk yaşta kızlarla evlenilmez". Bak bunu diyen adam en tehlikelisi, cahil ve cahilliğinden bihaber, house cafede oturup anadolu müslümanlığı hakkında konuşuyor. Ulan maraş, sivas ve çorum nerde, trakyada mı? cayır cayır adam yakanlar anadolu müslümanı değilmi? Bakın standart bir anadolu müslümanının bir gününü size anlatayım.
Sabah namazı kılınır, namaz sonrası ahaber kanalı açılır berkin elvan ölüm haberi görülür "iyi olmuş piçe ne işi varmış taksimde " temalı sinkaflı bir küfür edilir. Bismilla ile evden çıkılır, işe giderken yol vermeyen taksicinin anasına sövülür. Market sahibi olarak marketin bismilla ile kepengi açılır, markete gelen 13 yaşındakı kızın yeni tomurcuklanmış memelerine ( http://www.kuranmeali.org/78/nebe_suresi/33.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx ) bakılır ve iç geçirilir. Akabinde öğle namazı kılınır, öğleden sonra markete gelen komşunun hanımının götüne bakılır. İkindi namazı ardından sabah markete gelen 13 yaşındaki kız taciz edilir ( http://www.cnnturk.com/haber/turkiye/sakaryada-taciz-zanlisina-linc-girisimi ). Akşam namazı ardından kılışdar çok garıştırdı diyerek çekyatta uyunur. Standart anadolu müslümanı böyledir sen ne anlatıyorsun cam kafesinden hiç çıkmamış sözde aydın?
Hadis No: 1553 - Buhari
Ben altı yaşında bir kız iken Nebî salla`llahu aleyhi
ve sellem beni akd ve nikâh eylemişti. (Üç sene sonra) biz Medîne`ye hicret
ettik. Hâris İbn-i Hazrec oğullarının menziline indik. Müteâkıben ben, sıtmaya
tutuldum. Bu cihetle saçım döküldü. (Hastalıktan kurtulduktan sonra) saçım
gürleşti, uzayıp omuzlarıma döküldü. Bir kere ben, arkadaşlarımla berâber
salıncakta oynarken annem Ümmü Rumân bana doğru geldi ve beni çağırdı. Ben de
annemin yanına geldim. Beni ne edeceğini bilmiyordum. Annem elimi tuttu. Tâ evin
kapısı önün (e geldiğimizde ora) da beni durdurdu. Ben de yorgunluktan kaba
kaba soluyordum. Nihâyet soluğum biraz yatıştı. Sonra annem biraz su aldı.
Onunla yüzümü, başımı sıvazladı. Sonra beni eve koydu. Evde Ensâr`dan birtakım
kadınlar hazır bulunyordu. Bunlar bana: – Hayır ve bereket üzere geldin,
hayırlı kısmet getirdin! di(ye alkışla) dılar. Annem beni bu kadınlara teslîm
etti. Bunlar da benim kılığımı, kıyâfetimi düzlediler ve Resûlullah`a teslîm
ettiler. Beni hiçbir şey sıkmadı. Ancak Resûlullah salla`llahu aleyhi ve
sellem`i habersiz görünce sıkıldım. (Resûlullah bir sedir üzerine oturmuştu.
Yanında Ensâr erkeklerinden, kadınlarından oturanlar vardı. Beni Resûlullah
yanına oturttu). Ensâr kadınları beni Resûlullah`a takdîm ettiklerinde ben dokuz
yaşında bir kızdım.”
Odun parçasıyla diş fırçalamak sünnetse bu nedir? Geçiniz efendim bu işleri, islamda kız adet gördüğü anda evlenebilir, bu iş bu kadar basit. Adet görme yaşını tartışmıyoruz.
2 sene evvel hanımıma bir soru sordum, şimdi size de soruyorum;
" Adam 65 yaşında, evlatlık oğlu 30. Evlatlık oğlunun karısı çok güzel, adeta bir içim su, gel zaman git zaman bu 65 yaşındaki amca evlatlık oğlunu karısından soğutuyor, boşuyor ve sonra hemen kendine eş alıyor."
Eşim önce yuh artık dedi, sonra ne dediğini yazmıyorum.
Bu tepkiyi alınca ama bunu yapan islam peygamberi, evlatlığın adı zeyd bin caş onun hanımının adı zeynep bin caş diyince tabi rengi biraz attı.
Gelin birde bu örneği görelim sonra kaynım bana kaydı olaylarına bakışınızı yeniden değerlendirirsiniz;
Sondan başlayalım;
"Peygamber nerede güzel bir kadın görse hemen eve koşar, Zeynep'le yatardı" (Buhari, Hibe/8).
Demekki aşk bu kadar büyük; bu aşkı legalize etmek için ayet bile inmiş;
Ahzab Suresi 37. Ayet
An o zamanı ki Allah'ın, kendisine nîmet verdiği ve senin de nîmetler verdiğin kişiye eşini bırakma ve çekin Allah'tan diyordun ve Allah'ın açığa vuracağı şeyi, içinde gizliyordun ve insanlardan korkuyordun ve Allah'tan korkman daha doğruydu ve o, daha lâyıktı buna. Derken Zeyd, eşinden ilişiğini kesince biz o kadını sana eş ettik, bu da, oğul edinilen kişiler, eşlerinden ayrıldıkları zaman onların bıraktıkları kadınları inananların almalarında bir beis olmadığını bildirmek içindi ve Allah'ın emri yerine gelmiş oldu.
Durumlar böyleyken böyle; nereye elini atsan tutarsızlık. Daha da yazarım lakin bu işler yazarken değil konuşurken keyifli...
Haydi kalın sağlıcakla...
zebercet